22 Haziran 2010 Salı

Twitter: Biri Bizi Gözetliyor

Her oluşumun kendine göre kuralları vardır. Yazılı ya da yazısız... Bir şekilde kendilerini belli etmeyi başaran kurallar... Twitter'ın da kendine has bazı kuralları var işte. Yazdıklarınızın binlerce hatta milyonlarca kişi tarafından okunması, her yazdığınız cümlenin retweet edilmesi tamamen ne kadar ünlü olduğunuzla doğru orantılıdır mesela. "Sabah kalktım, kahvaltı yaptım.", "Sütümü içtim yatıyorum.", "Tostumu yedim, bekliyorum.", "Tuvalete gittim biraz önce, nasıl rahatladım anlatamam." tarzında bir ilkokul öğrencisinin günlüğüne yazdıklarından daha beter cümleler yazmalarına rağmen herkes onları izlemeye alır. Her yazdıkları olay olur. Çünkü onlar ünlüdür ve birçok insan tarafından hayatları hep merak edilmiştir, edilmektedir ve hiç şüphesiz ki edilecektir. Paparazzilik denilen şeyin ortaya çıkması da bu yüzdendir. Bir de "twitter ünlüsü" denilen bir kavram ortaya çıkmıştır ki onlar diğer ünlülere oranla biraz daha kendi çabalarıyla bir yerlere gelmeyi başaranlardır. Belki sessiz kalmış bir dünyanın sesi oldukları, birçok kişinin dile getiremediklerini dillendirdikleri için belki de sadece güzel yazdıkları için izlenirler. Zaten adınız "twitter ünlüsü" olarak anılmaya başlamışsa işiniz artık çok daha kolaydır. Çünkü insanlar belki kavramda gördükleri "ünlü" sözcüğü yüzünden tamamen bilinçaltından gelen bir sesle belki de "Herkes beğeniyor, izlemeye alıyorsa demek ki iş var bunda. Benim neyim eksik ben de izlerim!" mantığıyla sizi izlemeye alır. Çok da yabancı olmayan bir durumdur bu aslında. Zira kendisi bildiğimiz sürü psikolojisidir. Twitter'da dönüp duran, izleyici sayısıyla doğru orantılı olarak çok ilginç noktalara ulaşabilen bu güç gösterilerini takmadan sadece arkadaşlarıyla haberleşmek, eğlenmek amacıyla bu hizmetten faydalananlar da var ki onlar belki de en iyisini yapıyorlar. Bu da ben, kendim hatta ta kendim efendim: http://twitter.com/BanuDemir
Hangi gruptan olduğuma siz karar verin ;)

6 yorum:

  1. Daha beteri de şu, ünlülerin ya da "Twitter ünlüleri"nin söylediği herşey haklı bulunuyor, retweet ediliyor, insanlara göre onlar hep en doğrusunu biliyor.

    Ha bir de, bazıları da kendilerini çok kasıyor. Yani böyle nasıl desem bir "yüksek zümre" havasına bürünüp sadece "hayattan tespitler, çıkarımlar" içeren twitler yazıyor. Sanki senin benim gibi insanlar değil bunlar da gün boyu düşünüyor ve harika tespitler yapıyorlar.

    Nerede çokluk, orada bir acayiplik efendim...

    Bir de, "confeng is now following you on Twitter!" maili gelirse bilin ki, o benim :)

    YanıtlaSil
  2. Evet, bu da çok doğru. İnsanlar "ünlü" olabilmek adına garip fikirler, tespitler üretip bunları en dolambaçlı, söz sanatının tavan yaptığı cümlelerle süsleyip anlatmaya çalışıyorlar.

    YanıtlaSil
  3. blogger daha bir samimi geliyor bana.
    hem 140 karakter ne yahu, yetmiyor.

    YanıtlaSil
  4. Evet, kesinlikle. Blogger olmasa, 140 karaktere sığdıramadığımız için Twitter'da bir türlü dile getiremediğimiz şeyleri nereye yazacaktık yoksa :)

    YanıtlaSil
  5. aslında twitter pc üzerinden değilde mobil cihazlar üzerinden kullanılması gerekn bırsey yanı yurtdısında en az oyle ama turkıyede kac kısı telefonundan twittera baglanıyor kı.. bundan dolayı herhalde twitter bıraz amacından sapmıs bir servis olmuş..

    YanıtlaSil
  6. Evet, mantıklı olanı o zaten ama biz sanatçı ruhlu türk milleti illa her şeye kendi yorumumuzu katıp, kullanım amaçlarını dahi değiştirip hatta farkına varmadan bambaşka bir şey haline getirip öyle kullanıyoruz.

    YanıtlaSil