Bana bunu neden yapıyorsun?! Her izlediğimde, her dinlediğimde kafamı o mini çakal, sinsi düşüncelerle neden meşgul ediyorsun? Ah Cell Block Tango... İşimiz var gerçekten! Seni dinlemeden edemiyorum, dinlediğim anda da düşüncelere dalıveriyorum. Hayır, düşünmek bazen güzel değildir. Düşünürsen kendi yorumunu katmadan edemezsin. Kendi yorumunu kattığın anda da gerçeği değiştirmişsindir. Fakat gerçekler değiştirilmekten hoşlanmaz ve eninde sonunda bunun intikamını alırlar. Biliyorum, sana göre gerçek, saf oksijen gibidir. Tek başına yakıcıdır. Kafa yormadan sadece yapması gerekeni, ondan bekleneni yapar. Canını yakar. Bu yüzden onu başka şeylerle tepkimeye sokmak gerekir bazen. Yanına biraz hidrojen koysan uslu mu uslu bir su oluverir mesela. Peki ya birileri seni fena halde kandırdıysa... Gerçek denilen şey aslında hidrojenin ta kendisiyse... Ki öyle! Ve sen kendi gerçeğini bulmak için aslında bütün gerçekleri yakıyorsan ne olacak hiç düşündün mü? Her neyse, biraz daha konuşursam sanırım ben de kendi yorumumu katmaya çalışacağım. Pop! Sana şu sakızı patlatma dedim. Eğer bir kez daha yapacak olursan... Bunu sen istedin! Tamamen korkutma amacıyla kullanılan(!) bir tüfekle beyninin uçurulmasını sen istedin. Six! Peki ya sen hiç utanmadın mı 6 kadınla birlikteyken hayatında kimsenin olmadığını söylemeye. Evet, her zamanki gibi içkini hazırladım. Ama nereden bilebilirdim ki bu sefer içine koyduğum arseniğin seni öldüreceğini? Squish! Ben bütün hayatımı sana adamış, en sevdiğin yemekleri yapıp seni mutlu etmeye çalışırken sütçüyle seni aldattığımı da nereden çıkardın? Her çiftin hikayesinde olmak zorunda mı ki bu lanet olası sütçü? Elimdeki bıçağa koşan sendin. Bunu 10 kez tekrarlayıp kendi kendini parçalara ayıran da... Ben hiçbir şey yapmadım. Uh uh! Hayır hayır, ben suçsuzum. Sen öldürülmüş olabilirsin. Ortada bir cinayet de olabilir. Ama katilin ben olmadığımdan eminim. Cicero! Baldız baldan tatlıdır diye boşuna dememişler değil mi kocacığım? 2 dakika buz almaya gittim ve döndüğümde sizi şovumuzda kullandığımız akrobatik hareketleri(!) yaparken buldum. Şoktaydım tabi. Hiçbir şey hatırlamıyorum. Peki ya ellerimi yıkarken akan kanlar... Lipschitz! Sanatçı ruhlu, kendini bulmaya çalışan bir ressam... Sen mükemmeldin ta ki kendini ararken bulduğun Ruth, Gladys, Rosemary ve Irving'i öğrenene kadar. İşte benim bildiklerim bu kadar... Cell Block Tango... Dediğin gibi olsun. "It was a murder but not a crime!"
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder